Ey Suriye’nin Mücahitleri! Haydi Devriminizin İslami Hedeflerini Gerçekleştirin!

Haber: 8 Aralık Pazar günü muhalifler Şam’ın kontrolünü ele geçirdi ve suçlu Beşar Esad düştü.Devrimciler birkaç gün içinde Halep, Hama, Humus ve Dera gibi kilit şehirleri ele geçirerek rejimin güçlerini bu bölgelerden geri çekilmek zorunda bıraktı.Şimdi gözler Suriye’nin geleceğine ve yeni devletin nasıl bir şekil alacağına odaklanmış durumda.Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile İranlı ve

Haber:

8 Aralık Pazar günü muhalifler Şam’ın kontrolünü ele geçirdi ve suçlu Beşar Esad düştü.Devrimciler birkaç gün içinde Halep, Hama, Humus ve Dera gibi kilit şehirleri ele geçirerek rejimin güçlerini bu bölgelerden geri çekilmek zorunda bıraktı.Şimdi gözler Suriye’nin geleceğine ve yeni devletin nasıl bir şekil alacağına odaklanmış durumda.Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile İranlı ve Rus mevkidaşları 7 Aralık Cumartesi günü Doha’da bir araya gelerek Suriye’deki siyasi sürecin yönetim, anayasal süreç ve BM gözetiminde seçim konularını ele alan BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı doğrultusunda yeniden başlatılması çağrısında bulundular.

Yorum:

Ey Suriye’nin mücahitleri, dünyanın dört bir yanındaki ümmetiniz, kasap Esad’ı devirme zaferinizden dolayı sevinç duydular. Bu baskıcı ve katil rejimi kökünden söküp atmak için gösterdiğiniz kahramanlık, cesaret ve kararlılıkla bizlere ilham kaynağı oldunuz.Allahu Teala’nın fazı sayesinde başardıklarınızdan dolayı gözlerimiz sevinç ve gurur gözyaşlarıyla dolduğu gibi kalplerimiz de yeni bir adalet şafağı ve Suriye’yi ve arkasındakileri bekleyen parlak bir gelecek için umutla doldu. Bu da ancak sadece bir diktatörü ortadan kaldırmakla değil, aksine onun ve yozlaşmış laik rejiminin yerine İslami yönetimi getirmek yoluyla devriminizin gerçek hedeflerini gerçekleştirmekle mümkün olabilir. Başka herhangi bir şeye razı olmak, tüm fedakarlıklarınıza ve mücadelelerinize ve bu tiran tarafından katledilen yüz binlerce şehide ihanet etmek olur.Gerçekten de “O (Devrim) Allah içindir”, “Ebedi Liderimiz Efendimiz Muhammed’dir” ve “Anayasamız Kur’an’dır” şeklindeki sloganlarınız hala kulaklarımızda çınlıyor ve bu sözlerin laik Esad rejimi ve onun sisteminin yerini alacak siyasi bir modeli oluşturması için dua ediyoruz.

Düşmanlar, Suriye’deki İslami devrime düşük yaptırmak için başından beri bilfiil ellerindeki araçları kullandılar.Amerika, Birleşmiş Milletler, Türkiye rejimi ve diğerleri gibi araçlarını, gaspçı Yahudi varlığının korunması da dahil olmak üzere Suriye’nin geleceğini kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirmeye çalışmak için kullandı, aksine Amerika’nın çıkarlarını güvence altına almak için düzenledikleri konferansları, kararları ve siyasi anlaşmaları yoluyla İslami devrime düşük yaptırmak ve Esad’ın hayatta kalmasını sağlamak için komplo kurdular.Dahası, Arap Birliği üyeleri katil Esad’ı yeniden aralarına kabul ederken aynı zamanda Türkiye rejimi de Esad ile ilişkilerini normalleştirmeye çalıştı.Şimdi soruyoruz, bu tür Batılı güçlerden veya Batı’ya hizmet eden yöneticilerden ve rejimlerden “kirli para”, siyasi destek, müzakere veya siyasi çözümler kabul etmekten hiç hayır gelir mi? Nitekim Sevgili Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: سَيَكُونُ بَعْدِي أُمَرَاءُ، فَمَنْ دَخَلَ عَلَيْهِمْ دُورَهُمْ وَصَدَّقَهُمْ بِكَذِبِهِمْ وَأَعَانَهُمْ عَلَى ظُلْمِهِمْ، فَلَيْسَ مِنِّي وَلَسْتُ مِنْهُ، وَلَا يَرِدُ عَلَى حَوْضِي، وَمَنْ لَمْ يَدْخُلْ عَلَيْهِمْ دَوْرَهُمْ، وَلَمْ يُصَدِّقْهُمْ بِكَذِبِهِمْ، وَلَمْ يُعِنْهُمْ عَلَى ظُلْمِهِمْ فَهُوَ مِنِّي وَأَنَا مِنْهُ وَسَيَرِدُ عَلَى حَوْضِي“Başınızda öyle (emirler) yöneticiler olacak ki, kendi yapmadıklarını sizlere emrederler. Her kim onların yalanlarını tasdik ederse, doğrularsa ve zulümlerinde onlara yardım ederse benden değildir, ben de ondan değilim ve o kişi havuzda (kevser havuzunda) benim yanıma uğramayacaktır. Her kim onların yalanlarını tasdik etmez, doğrulamaz ve zulümlerinde onlara yardım etmez ise bendendir, ben de ondanım! O kişi havuzda (kevser havuzunda) benim yanıma uğrayacaktır.”

Ey Suriye Mücahitleri: tümüyle Kur’an ve Sünnete dayanmadan sadece İslam’ın kokusunu sunan bir yönetim şeklini benimseyerek başarıya ulaşmak imkansızdır.Esad’a karşı kazanılan zafer yalnızca Allah Subhanehu ve Teala’nın lütfuyla gerçekleşmiş olup Suriye halkı ve tüm İslam ümmeti için başarılı bir gelecek, sadece Allah ve Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in belirlediği İslami bir sistem olan Hilafet Sistemi sayesinde güvence altına alınabilir. Zira Allah Subhanehu ve Teala şöyle buyurmuştur: إِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِنِينَ إِذَا دُعُوا إِلَى اللهِ وَرَسُولِهِ لِيَحْكُمَ بَيْنَهُمْ أَن يَقُولُوا سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا وَأُوْلَئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ “Aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve Rasulü’ne davet edildiklerinde, müminlerin sözü ancak “İşittik ve itaat ettik” demeleridir. İşte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir.” [Nur 51]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Esma Sıddık

Diğerleri