MADDE – 158

MADDE-158: “İslâm devleti tabiiyetini taşıyan herkes, hayatın her çeşit sahalarını ilgilendiren alanlarda ilmi laboratuarlar kurma hakkına sahiptir. Ayrıca, devletin bu nevi laboratuarların kurulması hususunda bir mecburiyeti vardır.” İlmi laboratuarlar insanın öğrenmek mecburiyetinde olduğu sahanın dışında değildir. Allah (Y): اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ “Yaratan Rabbının ismiyle oku.”[1] emriyle ilmi mutlak olarak mübah kılmıştır. Yine başka

MADDE-158: “İslâm devleti tabiiyetini taşıyan herkes, hayatın her çeşit sahalarını ilgilendiren alanlarda ilmi laboratuarlar kurma hakkına sahiptir. Ayrıca, devletin bu nevi laboratuarların kurulması hususunda bir mecburiyeti vardır.”

İlmi laboratuarlar insanın öğrenmek mecburiyetinde olduğu sahanın dışında değildir. Allah (Y):

اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ “Yaratan Rabbının ismiyle oku.”[1] emriyle ilmi mutlak olarak mübah kılmıştır. Yine başka bir ayette şöyle buyurmuştur:

عَلَّمَ الانسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْ “O, insana bilmediğini öğretti.”[2]

Rasul (u)de şöyle buyurmuştur:

مَنْ يُرِدِ اللَّهُ بِهِ خَيْرًا يُفَقِّهْهُ فِي الدِّينِ وَإِنَّمَا الْعِلْمُ بِالتَّعَلُّمِ “Allah kime hayır dilerse onu dinde fakih (ilim sahibi) yapar; ilim ancak öğrenmekle elde edilir”[3]

İşte bütün bu deliller, nerede olursa olsun, ilmin mübah olduğuna delalet ederler. Allahu Teâla’nın (إقرأ) “oku” emri her şeyi okumaya şamil olacak şekilde umumi bir ifadedir.. Yine; عَلَّمَ الانسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْ “O, insana bilmediğini öğretti.” ayeti de her ilme şamildir. Rasul (u)’in: “İlim ancak öğrenmekle olur” hadisinde geçen (العلم) kelimesi (ال) harfi tarifiye gelen cins bir isimdir; bu kelime umumi ifade eden kelimelerdendir. İşte bunların hepsi her hangi bir şeyi öğrenmenin mübah ve her ilmin de mübah olduğuna delalet eder. Delillerin genel oluşu, mutlak olarak, ilmin mübah olduğuna delalet eder.

Buna göre İslâm tabiiyetinde bulunan herkes istediği sahada, ilim öğrenmek ve ilim istemek hakkına sahip olduğu gibi, ilmi hakikatlara ve birtakım bilgilere ulaşabilmek için her çeşit araçlardan istifade etmek hakkı vardır. Her fert, uygun gördüğü laboratuarı kurmak ve işletme hakkına sahip olduğu gibi, bu laboratuarları kurmak isteyen kimselere yardımcı olmak hakkına da sahiptir.

Bu laboratuarlar, kamu ve devlet mülkiyeti değil, ferdi mülkiyetlerdir. Ancak devlet de herhangi bir şahsın olduğu gibi, tüzel bir şahıs olarak bunlara malik olabilir. Devletin bu tip yerlere malik olması, bu yerlerin, devlet mülkiyetine ait olduğunu ifade etmez. Yine bu yerler, ferdi mülkiyet olarak devam eder. Ancak devletin malik bulunduğu bu nevi yerler her ne kadar ferdi mülkiyete giren mülklerden ise de o an için orası devlet mülkiyeti olmuş olur. Devlet, bu nevi yerleri kurarken halkın idaresi ile ilgili işleri idare etmek açısından meseleyi ele alır; ayrıca Allah (Y)’ın yerine getirilmesini farz kıldığı bir vecibeyi yerini getirmiş olmak için yapar. Bu vecibe de, ilmi buluş ve ilmi laboratuarlardır.


[1] Alak: 1

[2] Alak: 5

[3] Buhari, K. İlm

Diğerleri