Hamd, alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Allah, savaşı bize farz kılmış, onu fasık kafirleri kahretmenin bir aracı ve mümin Müslümanlar için bir onur kaynağı yapmıştır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu: قَاتِلُوهُمْ يُعَذِّبْهُمُ اللهُ بِأَيْدِيكُمْ وَيُخْزِهِمْ وَيَنصُرْكُمْ عَلَيْهِمْ وَيَشْفِ صُدُورَ قَوْمٍ مُّؤْمِنِينَ “Onlarla savaşın ki Allah sizin elleriniz ile onları cezalandırsın, rezil rüsva etsin. Onlara
Hamd, alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Allah, savaşı bize farz kılmış, onu fasık kafirleri kahretmenin bir aracı ve mümin Müslümanlar için bir onur kaynağı yapmıştır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
قَاتِلُوهُمْ يُعَذِّبْهُمُ اللهُ بِأَيْدِيكُمْ وَيُخْزِهِمْ وَيَنصُرْكُمْ عَلَيْهِمْ وَيَشْفِ صُدُورَ قَوْمٍ مُّؤْمِنِينَ “Onlarla savaşın ki Allah sizin elleriniz ile onları cezalandırsın, rezil rüsva etsin. Onlara karşı size yardım etsin. Müminlerin kalplerine şifa versin.” [Tevbe 14]
Salat ve selam Peygamberlerin Efendisi, mücahitlerin İmamı, Âline ve ashabının üzerine olsun.
Ey Müslümanlar! Ey İslam ümmeti! Gazze savaşı sekizinci ayına girmek üzere. İslam ümmetinden hiç kimsenin parmağını bile kıpırdattığını görmüyoruz. Günahkâr ve adaletsiz bir savaş yürütülmekte, katliam, yıkım, açlık ve kuşatma gerçekleşmektedir. Sizse ey cihat ümmeti! Ey insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmet! Kalplerinizle inkâr ediyor, dillerinizle dua ediyorsunuz ama hain yöneticilerinizi devirmek, Mübarek Toprak ve halkını desteklemek için ne zaman harekete geçireceksiniz?
Bu haykırış ve serzeniş, Müslüman ordusunu, komutanlarını ve askerlerini harekete geçirmek, durumu telafi etmek, Mübarek Toprak Filistin’de Moğol ordusunu yok etmek, Müslümanları ve şehirlerine yapılan saldırıları durdurmak için kamçılamalıydı.
Ey İslam ümmet! Biz, bu Mübarek Topraktan Mısır, Ürdün, Türkiye, Pakistan ve tüm Müslüman ülkelerdeki ordularınıza sesleniyoruz. İslam namına binlerce kez size sesleniyoruz ve diyoruz ki:
Refah, Gazze, Cenin ve Mescid-i Aksa size ve ordularınıza sesleniyor, yanıt verecek misiniz? İcabet edecek misiniz?
Ey ümmetin orduları! Yardım etmek bizim sizin üzerinizdeki bir hakkımız değil mi? Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın şu sözlerini hiç okumadınız mı?
وَإِنِ اسْتَنْصَرُوكُمْ فِي الدِّينِ فَعَلَيْكُمُ النَّصْرُ “Eğer onlar din hususunda sizden yardım isterlerse, yardım etmek üzerinize borçtur.” [Enfal 72]
Size ne oluyor da Rabbinize icabet etmek, savunmasız kardeşlerinizi desteklemek ve Peygamberinizin İsra’sı Mescid-i Aksa’yı kurtarmak için harekete geçmiyorsunuz?
Ey Kinane Mısır’ın devasa ordusu! Ey ümmetin ve İslam Kinane’sinin hazinesi! Ey Mısır ordusunun samimi subayları! Kan ve ceset parçaları, yıkılan evler, öldürülen kadın ve erkekler, sizi şimdiye kadar harekete geçirmediyse, belki de bugün çığlığımız sizi harekete geçirir. Siz bizden, biz de sizdeniz, kalplerinizdeki iyilikten asla umudumuzu kesmeyeceğiz
Ey Mısır ordusu! Refah’a, Cenin’e ve tüm Filistin’e siz yardım etmezseniz, kim yardım edecek? Eğer Allah’a muhlis bir kul olsaydınız gazaba uğrayanları terbiye eder, öfkelerinin kökünü kazır, tüm Filistin’i bir ya da birkaç gün içinde kurtarabilirdiniz. Nasıl olmasın ki? Siz büyük bir ordusunuz ve askerleriniz de dünyanın en hayırlı askerlerinden biri. Bu yüzden İslam’a ve Müslümanlara karşı komplo kuran ve görevinizi yerine getirmenizi engelleyen suçlu Sisi’yi devirin. Onu devirin ve dini tesis etmek, Mescid-i Aksa’yı kurtarmak ve mazlumları desteklemek için konsensüse varın. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:
فَلْيُقَاتِلْ فِي سَبِيلِ اللهِ الَّذِينَ يَشْرُونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا بِالآخِرَةِ وَمَن يُقَاتِلْ فِي سَبِيلِ اللهِ فَيُقْتَلْ أَو يَغْلِبْ فَسَوْفَ نُؤْتِيهِ أَجْراً عَظِيماً“O halde, dünya hayatını ahiret karşılığında satanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse biz ona yakında büyük bir mükâfat vereceğiz.” [Nisa 74]
Size gelince ey Ürdün ordusu! Ey Haşd ve Ribat yurdundaki Neşami ordusu! Refah’ta, Gazze’de ve El Aksa’da olanlara nasıl sabredebiliyorsunuz?
Kalpleriniz, çocuklara ve kadınlara destek olmak, Mescid-i Aksa’da namaz kılmak arzusu ve özlemiyle atmıyor mu?
Yoksa siz, Allah’ın üzerlerine zillet ve meskenet vurduğu kimselerden korkuyor musunuz? Halbuki kahramanların, hafif silahlarla onların karşısında kararlılık ve sebat gösterdiklerini görüyorsunuz. Mücahitlerin kararlılığı ve kahramanlığı, Allah yolunda cihatta onlara katılmaya, dolayısıyla Allah’ın sizi zaferiyle şereflendirmesine ve size Mübarek Toprağı kurtarma onurunu bahşetmesine sevk etmiyor mu?
Hadi sizi zincire vuran tahtları yıkın, Allah’ın size emrettiği şeyleri yerine getirmenize engel olan yöneticileri devirin. Dini tesis etmek ve ezilenleri desteklemek için Allah adıyla ve Allah’ın lütfuyla atılın.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنْ تَنْصُرُوا اللهَ يَنْصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْ“Ey iman edenler! Siz Allah’ın dinine yardım ederseniz, O da size yardım eder, ayaklarınızı savaşta sabit kılar.” [Muhammed 7]
Türkiye ve Pakistan’a gelince, buradan, yaralı Mübarek Toprak Filistin’den, Türkiye halkı ve güçlü ordusuna, Pakistan halkı ve yıkıcı ordusuna bir mesaj gönderiyoruz:
Sorumluluğunuz ve Müslümanların gönlündeki yeriniz çok büyüktür. Sizler savaş ve kıtal ehlisiniz, sayı ve teçhizat sahibisiniz. Asker ya da silah eksikliğiniz yok. Tek eksikliğiniz, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kuracak samimi ve bilinçli bir siyasi liderliktir. Bu siyasi liderlik, sizi Allah’ın adıyla Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in İsra’sını kurtarmak ve İslam’ı tüm dünyaya yaymak için Rasûlullah’ın ashabının izinden götürecektir.
Ey her yerdeki Müslümanlar! Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyuruyor:
الْمُسْلِمُأَخُوالْمُسْلِمِ،لَايَظْلِمُهُوَلَايَخْذُلُهُوَلَايُسْلِمُهُ“Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu teslim etmez ve onu yüz üstü bırakmaz” [Müslim] Zalim yöneticilerinize karşı sessiz kalır ve Gazze ile Refah’ı İslam düşmanlarının istediği gibi bir sona terk ederseniz, “Gazze ve Refah’ın yendiği gün yenildim.” diyen gibi pişman olursunuz. O zaman diğer Müslüman şehirlerin ümmet düşmanlarının eline geçmesine kim mâni olacak?
Size gelince ey Gazze halkı! Umulur ki Rabbiniz size bu dünyada güçlü ve dindar Müslüman subay kardeşlerinizin elleriyle izzetli bir zafer bahşeder. Ahirette ise eni göklerle yer kadar olan ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanmış bir cennet vardır.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا للهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûlü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]
Allah’ım, bu iyiliği ulaştır, Müslümanların kalplerini ona aç ve onunla ferahlat ve katından bize yardımcı bir kuvvet ver.
Hamd alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)