İslam ve Hilafet çağrısında bulunanlara karşı yürütülen sistematik zulmün bir devamı olarak, Hasina hükümetinin haydutları, 14 Mayıs 2024 tarihinde Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafetin kurulması çağrısında bulunan 57 yaşındaki Hidayet Hüseyin’i gözaltına aldı. Hükümetin haydutları, gözaltındaki sorgusu sırasında işkence yaptılar. O derece ki hastaneye kaldırmak zorunda kaldılar. Hidayet Hüseyin, “Kurtuluş Savaşı Şehitleri Evlatları” örgütü Projonmo
İslam ve Hilafet çağrısında bulunanlara karşı yürütülen sistematik zulmün bir devamı olarak, Hasina hükümetinin haydutları, 14 Mayıs 2024 tarihinde Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafetin kurulması çağrısında bulunan 57 yaşındaki Hidayet Hüseyin’i gözaltına aldı. Hükümetin haydutları, gözaltındaki sorgusu sırasında işkence yaptılar. O derece ki hastaneye kaldırmak zorunda kaldılar. Hidayet Hüseyin, “Kurtuluş Savaşı Şehitleri Evlatları” örgütü Projonmo 71’in genel sekreteriydi. Ancak sözde milliyetçilik ve laikliğin İslam akidesiyle çeliştiğini, sömürgeciliğin bir aracı olduğunu, onunla sömürgecilerin İslam ümmetini böldüğünü, düşmanlık ve savaşa sürüklediğini, İslam ümmetinin zenginliklerini yağmaladığını fark edince, daveti benimsemiş, şeriatla yönetimin ve İslam ümmetinin birliğinin sembolü haline gelen Raşidi Hilafet’in kurulmasında aktif rol almıştır. Hüseyin’in samimi tutumu ve dürüst davranışı, tiran Hasina hükümetinin kurtuluş savaşındaki sözde kahramanlarının ve dinsiz laikliğin maskesini düşürmüştür. Ebu Hurayra’dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
إِنَّ اللهَ قَالَ: مَنْ عَادَى لِي وَلِيّاً فَقَدْ آذَنْتُهُ بِالْحَرْبِ “Allah şöyle buyurdu: “Kim benim veli kuluma düşmanlık ederse, ben de ona harp ilan ederim.” [Buhari] Allah ve Rasûlü düşmanı Hasina rejimi, Haçlı Amerika’nın teveccühünü kazanarak iktidarda kalabilmek için Raşidi Hilafet çağrısında bulunanları gözaltına alıp işkence etti. Yüce İslam dinine karşı savaş başlattı, ülke ekonomisini ve insanların geçimini yok etti. İslam’a ve Müslümanlara karşı savaşında Batılı Haçlıların güvenini ve teveccühünü kazandı ve kendisini tek alternatif olarak lanse etti. Amerika’ya dedi ki “Benim sorum şu, eğer beni devirirlerse sıradaki kim olacak? Yerime geçecek birini buldular mı? Benim sorum bu.”
Ey insanlar! Bangladeş Halk Cumhuriyeti Anayasası’nın 39. Maddesi şöyle der: (1) Düşünce ve vicdan özgürlüğü güvence altındadır. (2) Ulusal güvenlik, yabancı devletlerle dostane ilişkiler, kamu düzeni, genel ahlak ve edep, mahkemeye saygısızlık, iftira veya suça teşvik amacıyla kanunla getirilen makul kısıtlamalara tabi olmak kaydıyla: (a) Her vatandaş ifade ve düşünce özgürlüğü hakkına sahiptir ve (b) basın özgürlüğü güvence altındadır. Şimdi soruyoruz: Hasina hükümeti hangi anayasaya göre İslam davetini yüklenenleri gözaltına alıp işkence etmektedir? Gerçek şu ki, bu laik sistem ve pozitif anayasa bir yalandan, açık bir illüzyondan ibarettir ve sadece insanları ezmenin bir aracıdır! Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:
وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَا أَنزَلَ اللهُ فَأُوْلِئِكَ هُمْ الظَّالِمُونَ “Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimlerin ta kendileridir.” [Maide 44]
Ey insanlar! Biz, Hizb-ut Tahrir olarak, sizleri uyanmaya, mevcut laik rejimden kurtulmaya ve Raşidi Hilafet’in samimi davetçilerinin peşinden gitmeye çağırıyoruz. Mevcut baskıcı rejimden kurtulmak ve Hilafeti kurmak için Hizb-ut Tahrir ile birlikte fikri ve siyasi mücadeleye angaje olun. Allah Subhânehu ve Teâlâ bizi bu suç rejimine karşı sessiz kalmamamız konusunda uyarmıştır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:
وَاتَّقُوا فِتْنَةً لَا تُصِيبَنَّ الَّذِينَ ظَلَمُوا مِنْكُمْ خَاصَّةً وَاعْلَمُوا أَنَّ اللهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ“Bir de öyle bir fitneden sakının ki o, içinizden sadece zulmedenlere erişmekle kalmaz ve bilin ki Allah, azabı çetin olandır.” [Enfal 25]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu