Soru: es Selamu Aleykum ve Rahmetullahi ve Berakâtuh Emirimiz, Allah Subhânehu ve Teâlâ en kısa zamanda senin elinle bize yardım etsin ve seni nusrete muvaffak kılsın. Şüphesiz O, buna kadirdir. Allah’a şahitlik ederiz ki sen en hayırlı selefin en hayırlı halefisin. Hizb-ut Tahrir Mefhumları Kitabının 87. sayfasında şöyle geçmektedir: “İslami daveti taşıma ve bu yoldaki
Soru:
es Selamu Aleykum ve Rahmetullahi ve Berakâtuh
Emirimiz, Allah Subhânehu ve Teâlâ en kısa zamanda senin elinle bize yardım etsin ve seni nusrete muvaffak kılsın. Şüphesiz O, buna kadirdir. Allah’a şahitlik ederiz ki sen en hayırlı selefin en hayırlı halefisin. Hizb-ut Tahrir Mefhumları Kitabının 87. sayfasında şöyle geçmektedir: “İslami daveti taşıma ve bu yoldaki siyasi mücadele, ancak Hizbin kendisine mecal olarak belirlediği toplum içerisinde olur. Hizb-ut Tahrir, tüm İslâmî âlemdeki topluma tek bir toplum olarak itibar eder. Zira hepsinin davası tek bir davadır ki o, İslâm davasıdır. Lâkin İslâmî beldelerden bir cüz olmaları vasfıyla Arap beldelerini İptida Noktası kılar ve İslâmî Devlet’in nüvesi olarak, İslâmî Devlet’in Arap beldelerinde ikamesinin, bu hususta tabiî bir adım olduğunu düşünür.” Ayrıca Hizbi Kitleleşme Kitabının 9. sayfasında da şöyle denilmektedir: “Onun için İslâmî Devlet’in, tüm İslâmî beldeleri kuşatacak olan İslâmî Devlet’in nüvesi olmak üzere, Arap beldelerinde neşet etmesi tabiîdir. Arap beldelerinde İslâm’a dâvet edilmesi lazım olduğu gibi, dâvetin diğer İslâmî beldelere gönderilmesi de lazımdır. Çalışmaya Arap beldelerde başlamanın manası; İslâmî Devlet dâhilinde birleştirilmelerinden önce diğerlerinde çalışılmaması demek değildir. Bilakis İslâmî Devlet’in ikamesi için Arap beldelerde çalışılır, sonra Devlet, Arap bir belde mi veya Arap olmayan bir belde mi olmasına bakmaksızın çevresine doğru büyür.”
Bu metinlerden Hilafeti kurmak için çalıştığımız ülkelerin sadece Arap ülkeleri olduğu anlaşılır mı? Kitapta, özellikle Allah’ın izniyle yakında kurulacak İslam Devletinin çekirdeğini ilk Arap ülkeleri oluşturacağı, sonra diğer İslam ülkelerine yayılacağına dikkat çekilince, Arap ülkeleri dışındakilerde İslam Devletini kurmak amacıyla değil, sadece davet amacıyla çalışıldığı akıllara gelebilir mi? Özellikle bu metinlerin ne anlama geldiğini bize açıklayabilir misiniz? Bu metinleri anlamakta zorlanıyorum. Allah seni korusun Emirimiz ve sana senin elinle fetihler nasip eylesin.
Cevap:
Aleykum’us Selam ve Rahmetullahi ve Berakâtuh
Mefhumlar ve Kitleleşme kitaplarından aktarılan metinlerden İslam Devletini kurma çalışmasının Arap ülkeleri ile sınırlı olduğu anlaşılmaz. Her iki metin de bunun sadece tabii bir şey olduğunu belirtiyor. Aslolan devletin, diğer ülkelerde değil Arap ülkelerinde kurulmasıdır. Çünkü Arapça, İslam’ın dilidir. İslam’ı anlamak ve içtihat etmek için Arapça zorunludur. Bu nedenle devletin Arap dilini konuşan Arap ülkelerinde kurulması daha evla ve daha yakındır. Ama bu olmayabilir de. Devlet, Arap ülkeleri dışında bir yerde kurulabilir. Çünkü tüm İslam âlemi, Hilafet Devletinin kurulmasına uygun bir yerdir. Her ne kadar Arap ülkeleri evla olsa da. Hizb, devlet kurmak için yürüttüğü çalışmalarını sadece Arap ülkeleri ile sınırlı tutmaz. Aksine Arap ülkeleri dışındaki ülkelerde de devlet kurmak için çalışır.
Ancak Hizb, Arap ülkelerinde kuruldu ve oralarda çalışmaya başladı. Başlangıçta mecal alanı Arap ülkeleri idi. Çünkü Hizb oralarda vardı ve oralarda çalışıyordu. Ama davet, Arap ülkeleri dışına taşınca ve Arap dünyası dışında davetin bir ağırlığı olunca, Hizb, mecal alanını genişletti, Arap olsun olmasın İslam ülkelerinde Hilafeti kurmak için çalışmaya başladı. Eğer tabii olan bir şey gerçekleşir de devlet Arap ülkelerinde kurulursa başımız gözümüz üstüne. Diğer İslam ülkelerinde olursa yine başımız gözümüz üstüne.
وَرَبُّكَ يَخْلُقُ مَا يَشَاءُ وَيَخْتَار“Rabbin, dilediğini yaratır ve seçer.” [Kasas 68] Allah, yardım istenen yegâne varlıktır.
Kardeşiniz Ata İbn Halil Ebu Raşta
Facebook sayfasının linki: