İslam’ın Sahnede Olmaması Milletleri Cesaretlendirmektedir, Onurumuzu Sadece Hilafet Koruyabilir

Amerikan üniversiteleri, yedi aydır Yahudilerin Gazze’ye karşı sürdürdüğü saldırılara karşı geniş çaplı protestolara tanık oluyor. Üniversiteler, işgalci Yahudi varlığının Gazze’deki sadık Müslümanlara karşı yürüttüğü vahşeti kınamak için hem Müslüman hem de yabancı öğrenciler ve öğretmenler arasında protestolara sahne oldu. Batılı halklar onlarca yıldır politikacıların özgürlükler illüzyonu altında yaşadılar. Bu protestolar, Batı sisteminin çirkefliğini, ifade ve

Amerikan üniversiteleri, yedi aydır Yahudilerin Gazze’ye karşı sürdürdüğü saldırılara karşı geniş çaplı protestolara tanık oluyor. Üniversiteler, işgalci Yahudi varlığının Gazze’deki sadık Müslümanlara karşı yürüttüğü vahşeti kınamak için hem Müslüman hem de yabancı öğrenciler ve öğretmenler arasında protestolara sahne oldu. Batılı halklar onlarca yıldır politikacıların özgürlükler illüzyonu altında yaşadılar. Bu protestolar, Batı sisteminin çirkefliğini, ifade ve inanç özgürlükleri ve insan hakları idealinin sahtekarlığını ortaya koydu. Antisemitizm bahanesiyle binlerce kişi tutuklandı, düzinelercesi darp edildi. İki gün önce Arizona Üniversitesi’nde özellikle 4 Müslüman kız çocuğu, saldırıya uğradı. Başörtüleri çıkarıldı ve olayı belgeleyen öğrencilerin ve katılımcıların güçlü kınamalarına rağmen hapse atıldılar. Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi’nin (CAIR) Arizona şubesi İcra Direktörü Azza Ebu Seyf, bu durumu şiddetle kınadı.

Batılı liderler, kendi halkları ve dünya için iki Müslüman imajı betimlemişlerdir: Birincisi, masum insanları havaya uçuran, kana susamış aşırılık yanlısı terörist. Tarihi safsatalar ve yalanlarla İslam’ı, kılıçla yayılan bir şiddet dini olarak lanse ettiler, hakikat ve cihadın anlamını önyargısız bir şekilde incelemediler. İkincisi, uygarlık hakkında hiçbir şey bilmeyen, uygarlık ve medeniyette geri kalmış cahil, geri kafalı barbar insanlar. Batı Müslümanlardan üstündür ve kültürünü aralarında yayarak ve ülkelerini işgal ederek aslında onlara iyilik yapmaktadır. Ancak yıllardır Allah’ın inayetiyle ve özellikle de 7 Ekim 2023’ten sonra Batı’nın Müslümanlar hakkında çizdiği imaj yerle bir olmuştur. Dünya ilk kez Müslümanları, Batılı siyasetçilerin Müslümanlar hakkında çizdiği zelil ve aşağılanmış imajıyla değil, şerefli ve değerli Müslüman imajıyla görmüştür. Savaş ayları boyunca Yahudi varlığı, bu imajı ve Müslümanların birlik sahnesini kasıtlı olarak yok etmeye çalıştı.

Müslümanlar, 7 Ekim 2023 operasyonu sonrasında gösterdikleri kararlılık ve sabırla, düşmanın yıllardır yürüttüğü tüm tefrika çabalarını ve işgali yerleştirme gayretlerini baltaladılar. Bunun üzerine Yahudi varlığı birbiri ardına vahşet işledi, kan döktü ve iğrenç katliamlar yaptı. Bu, derinlere kök salmış bir nefreti ve Yahudi varlığının yakında yok olacağına dair gerçek bir korkuyu ifade etmektedir. Yöneticilerinin suç ortaklıkları ve Yahudi varlığının suçlarını desteklemeleri karşısında şaşkına dönen ve ülkelerini uzun zamandır adalet ve özgürlük değerlerini savunan kahramanlar olarak gören halklar, sokaklara dökülmüşlerdir.

Doğu’da Hindistan ve Çin’den Batı’da Amerika’ya kadar uzanan coğrafyada Batı ve Doğu’nun Müslümanlara karşı yürüttüğü kanlı savaşlarda tıpkı erkekler gibi doğrudan hedef alınan Müslüman kadınlar da Gazze’de güçlü bir şekilde duruş sergilediler. Dünyadaki kız kardeşlerine kararlılık, gurur, sabır ve Allah’ın dinini canıyla, malıyla ve çocuklarıyla korumaya hazır olduğu mesajı verdiler. Amerika ve Avrupa’da ayağa kalkan kız kardeşleri de hakkı yüceltmek ve Allah’ın dinine yardım etmek için sınavdan nasiplerine düşeni aldılar. Batıdaki Müslüman kadınların ayrımcılığa ve baskıya maruz kalması, başörtülerinin çıkarılması, Müslümanların yöneticilerinin suç ortaklığının ve kışlalarındaki orduların vurdumduymazlığının bir sonucudur.

Keşke ümmetin ordularındaki subaylar, kendilerine tevdi edilen rollerini anlasalardı ve değişimdeki rollerinin önemini ve sessizlikleri sebebiyle maruz kaldıkları büyük günahı bilselerdi? Çocukları öldürülen ve bu yüzden Halife’den yardım isteyen bir kadın için Amuriye’yi fetheden ordular gördük. Gazze’deki binlerce kadının çığlıklarını duyuyor ve Müslüman kadınların başörtülerinin çıkarıldığı sahnelere tanık oluyoruz. Bu sahneler tüm dünyanın gözleri önünde yaşanıyor ama maalesef harekete geçecek bir halife, hakları iade edecek ve onurları koruyacak bir ordu yok.

فَإِنَّهَالَاتَعْمَىالْأَبْصَارُوَلَكِنتَعْمَىالْقُلُوبُالَّتِيفِيالصُّدُورِ“Ama gerçek şu ki, gözler kör olmaz; lâkin göğüsler içindeki kalpler kör olur.” [Hac 46]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları

Diğerleri